3 boyutlu yazıcıyla organ üretilebiliyor
ancak bu organları başarılı bir şekilde çalıştırabilmek için damar alt yapısına
da ihtiyaç duyuluyor.
Yaptıkları çalışmalar sayesinde
biyomühendisler, 3 boyutlu yazıcılar ile organ ve doku üretmeye her gün bir
adım daha yaklaşıyor. Bu doğrultuda biyomühendislerin organ yetmezliklerinden
kaynaklı ölümlere en büyük çareyi ortaya koyması bekleniyor.
Vücudumuzun işlemesinde neredeyse en büyük
rolü oynayan damarlar, kanımızın vücudumuzun her yerinde bulunan dokulara
ulaşmasını ve bu dokuların canlılıklarını korumasını sağlıyor. Ne var ki
damarlar, tek bir ip gibi basit yapılar değil. Karışık hâllere gelebilecekleri
gibi tek damardan birçok damara dönüşüp içinden çıkılması çok daha zor hâle
gelebiliyor.
Texas'ta bulunan Rice Üniversitesi ve
Washington Üniversitesi ortaklığında yürütülen çalışmalar sonucunda 3 boyutlu
yazıcı teknolojisiyle karışık damar yapıları/ağları üretildi. Vücudumuzun; kan,
hava, lenf ve diğer gerekli maddelerinin doğal geçiş yollarını taklit eden bu damarlar,
özellikle yapay organların nakli sırasında fazlasıyla önemli bir yer tutacak.
İnsan dokusunu çoğaltmada konusunda bilim
insanları yıllardır, dokuya besin ve oksijeni ulaştırmanın ve dokuda oluşacak
atığın nasıl giderileceğinin bir yolunu bulmak için mesai harcıyorlardı. İnsan
vücudu bu işlemi gerçekleştirmek için damar ağları kullanıyor ancak o düzeyde
yumuşak ve sağlam bir maddeden aynı ağı taklit etmek bilim insanları için
fazlasıyla zordu.
3 boyutlu yazıcı teknolojisyle bu ağlar başarılı bir şekilde taklit edildi ve yapay organ kullanımının önündeki bir sorun daha kalkmış oldu.
Kaynak : https://www.webtekno.com